Ona tâbi’ olanların ise ikişer nûru vardı.
Yine Abdürrahmân Cevzî “rahmetullahi aleyh” İbni Ömerin “radıyallahü anhümâ” şöyle rivâyet etdiğini bildirmişdir. Ka’b “radıyallahü anh” şöyle anlatmışdır: Bir kimse bana rü’yâsında insanların mahşer günü hesâb için toplandığını gördüm dedi ve şöyle anlatdı: Peygamberler “aleyhimüsselâm” da’vet edildi. Herbiri ümmetiyle geldi. Herbirinin iki nûru vardı. Kendilerine tâbi’ olanların ise birer nûru vardı ve o nûr ile yürüyorlardı. Sonra Muhammed “sallallahü aleyhi ve sellem” da’vet olundu. Onun başında ve sakalında olan kıllar sayısınca nûrları vardı. Ona tâbi’ olanların ise ikişer nûru vardı. O iki nûrla koşuyorlardı. Ka’b “radıyallahü anh” dedi ki: Ben o kişinin anlatdıklarının rü’yâ olmadığını zan etdim ve bunları sana kim anlatdı dedim. Bunları rü’yâmda gördüm deyince, rü’yânda mı gördün dedim, evet, dedi. Bunun üzerine Ka’b “radıyallahü anh”, dedi ki: Nefsim kudretinde olan Allah hakkı için bunlar doğrudur. Bu Muhammed aleyhisselâmın ümmetinin ve enbiyânın ümmetinin sıfatlarıdır. Ben bunları Tevrâtdan devâmlı okuyup dururum.