Muhammed aleyhisselâmın peygamberliğine önceden müjde olan haberlerden biri
Muhammed aleyhisselâmın peygamberliğine önceden müjde olan haberlerden biri de şöyledir: Tevrâtın beşinci sifrinin ikinci cüz’ünde, yehûdî âlimlerinden yetmiş kişinin doğruluğunda ittifak etdikleri bir âyetde, iki yönden Muhammed aleyhisselâmın peygamberliğine delîl vardır. Bu âyetin ma’nâsı şudur: “Yâ Mûsâ! Muhakkak ki, Benî İsrâîlin kardeşlerinin oğullarından senin gibi bir peygamber göndereceğim. Kelâmımı onun diliyle bildiririm. O Peygamber emrlerimi kavmine bildirir. Kabûl etmeyenlerden elbette intikâm alırım.” Bundaki delîllerden biri şöyledir: İsrâîl Ya’kûb aleyhisselâmın ismidir. Benî İsrâîl de onun kavminin ismidir. Ya’kûb aleyhisselâmın babası İshak aleyhisselâmdır. İshak aleyhisselâmın kardeşi ise İsmâ’îl aleyhisselâmdır. Benî İsrâîlin kardeşlerinin oğulları, amcalarının oğulları demekdir. Mûsâ aleyhisselâmdan sonra İsmâ’îl aleyhisselâmın soyundan sâdece Muhammed aleyhisselâm peygamber olarak gelmişdir. İkinci yönden ise âyet-i kerîmede geçen “Senin gibi” ifâdesinden maksad, peygamberlik bakımındandır. Bütün vasflarda değildir. Nitekim Tevrâtda bu âyetden önce ve sonraki âyetleri bu ma’nâyı kuvvetlendirerek, Benî İsrâîlin kardeşlerinin oğullarından ya’nî İsmâ’îl aleyhisselâm neslinden gelen peygamberin ülül’azm, din ve kitâb sâhibi olduğu bildirilmekdedir. Mûsâ aleyhisselâmdan sonra, bu vasfda sâdece Muhammed aleyhisselâm gelmişdir. Bu peygamber yehûdî âlimlerinin zan etdiği gibi, Yûşâ bin Nûn olamaz. Çünki o, Benî İsrâîldendir ve din sâhibi değildir. Yine Nasrânî patriklerinin zan etdikleri gibi Mûsâ aleyhisselâmdan sonra gelen din sâhibi peygamber Îsâ aleyhisselâm da değildir. O da İsrâîl oğullarındandır ve din sâhibi değildir. Nitekim İncîlde Îsâ aleyhisselâmın şöyle dediği yazılıdır. “Ben Mûsânın “aleyhisselâm” dînini değişdirmek için gelmedim, temâmlamak için geldim.”